Sinema izleyicisi ile 17 Mayıs’ta buluşmaya hazırlanan sezonu son komedi filmi ‘Koğuş Akademisi’ nin tüm ekibi ile çekimlerini tamamladıktan bir araya geldik.
Sohbet’in bol kahkahaya dönüştüğü gecede filmin yönetmeni ve oyucuları ile “Koğuş Akademisi”ni ve rollerini konuştuk. Çekimlerinin çoğu Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Hapishanesi’nde geçen film’in başrollerinde Salih Kalyon, Çetin Altay, Erdal Tosun, Umut Oğuz, Turgut Tunçalp ve Arzu Yanardağ’ın paylaştığı filmde Erkan Can ve Pascal Nouma da konuk oyuncu olarak yer alıyor. Senaryosunu Yücel Öztürk’ün yazdığı Tolga Baş’ın yönetmen koltuğunda oturduğu film sinema izleyicisine 1,5 saat boyunca bol kahkaha vaat ediliyor. Oldukça eğlenceli bir hikâyeye sahip olan filmde; tek maç Erdem, korsan film satıcısı Settar, kapkaççı Şahin, boyacı Nadir, Bekir Ali, Levent ve Genco çeşitli suçlardan dolayı tutuklanmış ve aynı koğuşa düşmüşlerdir. Her biri kendine has eğlenceli karakterlere sahip olan bu mahkûmlar, hapishaneye yeni atanan güzel ve seksi Müdire Kamuran’ın çeşitli planları ve vereceği emir ile koğuşta bir tiyatro oyunu sergilemek zorunda kalacaklardır. Farkında olmadan ortak bir payda etrafında toplanan mahkûmlar, aslında kendi sonlarının başlangıcını yazacaklardır.
Çekimler sırasında oyuncular kimi sahnelerde plastik makyaj ile Al Pacino, Robert De Niro’ya benzetildi.
Arzu Yanardağ/ Kamuran
Film’in çekimleri nerede yapıldı?
Bakırköy akıl hastanesinin içinde bulunan eski kadınlar hapishanesinde çekimlerimizi tamamladık.
Nasıl bir karakterle seni izleyeceğiz?
Hapishane’ye yeni atanan müdireyim. Senaryonun odak noktası olan bir karakter. Sert görünüşünün altında yatan yufka bir yüreği var.
Peki, nasıl bir film oldu?
Belli bir seviyenin üstünde ki insanların anlayabileceği bir komedi filmi oldu. Bence böyle yenilikçi filmler yapılmalı ki zekâ yoksunu senaryolar ortalıkta dolaşmasın. Komedi seksi bir kadın, iki bacak değildir. Alt metni dolu olması lazım. Koğuş Akademisi’nde zekice espriler var. Kadın metalaştırılmamış aksine zeki ve sivri bir yerde.
Bu oynadığın kaçıncı komedi filmin sayamadım..
Bizim ülkemizde bir tarz tutturdun mu hep oradan devam ediyorsun. Bana bir ara dram yapışmıştı. Sürekli ağlıyordum. Şimdi ise komedi rolleri çok geliyor. Sürekli gülüyorum.
Başka projeler var mı?
Olmazmı. Yeni bir film’de oynayacağım. Bambaşka bir proje olacak. Festivallere gidecek. Antalya’da çekimlerini yapacağız. Bir aşk hikâyesi. Yönetmeni Tahir Zinciroğlu.
Cem Özer’in yönetmeni olduğu “Buyur Burdan kaç” oyunu nasıl gidiyor?
Çok keyifli. Zaten film’de beraber oynadığım oyuncu arkadaşlarım Yasemin Öztürk, Mehmet Usta, Umut Oğuz ile beraber oynuyoruz. Yazın şehir dışında turne yapıp Eylül ayında İstanbul’da galamızı yapacağız.
Pascal Nouma
Beyazperde’de olmak nasıl bir duygu?
Çok şanslıyım böyle bir film’e konuk sanatçı olduğum için. Çekimlerde çok güldüm eğlendim. Herkes bana çok yardımcı oldu. İyi hissetmemi sağladılar.
Nasıl bir karakteri canlandırdın?
Çok komik bir karakter. Film’deki adımda Pascal. Zor sahnelerim oldu. Çatı’dan atlamam gereken sahnede dublör kullanmamı istediler ama ben kendim atladım.
Oyunculuğa profesyonel olarak devam etmek istiyor musun?
Tabiî ki. Önce öğrenmek istiyorum. Yavaş yavaş ilerleyeceğim. Ama sadece komedi oynamak istiyorum. Bir de ilerde bir gün kendi hayatımı oynamak çok isterim.
Başka neler yapıyorsun?
Ağustos ayında bir sinema filmi daha çekeceğim. Kadir Çöpdemir ile birlikte sunduğum radyo programım da devam ediyor. Her şey tıkırında.
Türk oyunculardan kimi beğeniyorsun?
Çok oyuncu arkadaşım var o yüzden isim vermeyeyim.
Umut Oğuz/Şahin
Komedi deyince akla gelen ilk isimlerdensin?
Aslında ben tek bir aralıkta gidecek bir adam değilim. Sadece komedi oynarım diyemem ama komediyi herhalde daha iyi oynadığım için bana böyle roller teklif ediliyor. İsterdim dümdüz ya da pislik bir adamı oynamayı.
Şahin karakterinden biraz bahseder misin?
Hayatında ilk defa suç işleyen, kapkaççılık yapan, hemen yakalanan ve cezaevine giren kötü diyemem ama şansız bir adamı oynuyorum. Koğuş arkadaşlarının hepsi hafif suçlarla içeri girmişler.
Filmin vermek istediği mesaj nedir?
Bizim film mesaj verme kaygısında değil. Farklı bir hikâye etrafında gelişen komik, hayatın içinden olayları anlatan samimi bir film.
Bu filmde seni en çok etkileyen ne oldu?
Filmin yönetmeni Tolga aradı beni. Rolü anlattı. Daha çok hatır için oynadım. Ama taşın altına elimizi koyduk artık.
Daha önce oynadığınız “Bana Bir Soygun Yaz” filmi fazla gişe yapamadı. Bu yeni filminiz de tedirginlik yaşattı mı?
Sinema işi çok kolektif bir iş. Senaryosundan oyuncularına kadar. Tek bir yere bağlı olmadığı için kontrol edemiyorsunuz. Ben hiç bir zaman film için iddialı konuşamam. En azından şunu isterim harcanılan para kazanılsın. Bu ekip yeniden beraber film çekebilsin.
Tiyatro oyunu nasıl gidiyor?
Çok keyifli. “Buyur Burdan kaç” isimli bir oyun. Cem Özer yönetmenliğini yapıyor. Provalarda çok eğleniyoruz. Güzel bir oyun çıkıyor.
Tolga Baş/Yönetmen
İlk Sinema Filminiz neler hissediyorsunuz?
Biz üç arkadaş bu filmin hikâyesini kurduk. Çok renkli olduğunu düşünüyorum. Son dönemde ki komedi oyuncularının en iyilerini film’de oynattık. Çok mutluyum.
Koğuş Akademisi’nin hikâyesi nasıl?
İyi bir filmin çok samimi bir hikâyesi olması gerekiyor. Bizim hikâyemiz de komik suçlardan hapishane’ye girmiş samimi insanların yaşadıkları olaylar anlatılıyor. Bir de hapishane’nin müdiresi var ki onlara neler yaptırıyor.
Başka projeleriniz var mı?
Ağustosta bir komedi film daha çekeceğim. Başrolünde Pascal Nouma oynayacak. Biraz zamanı var ama “Kimsesizler” adını verdiğim filmim sokak çocuklarının bir şehir kurma hikâyesini anlatacak. Bu çocuklar tren vagonlarından kendi şehirlerini kuracak. 4 yıldır bu projenin üzerinde çalışıyorum.
BUKET KAHRAMAN
