31 Mart 2019 seçimleri, televizyon için de bir hayli ilginç notların yer aldığı bir geceyi işaret ediyordu. Gecenin ekranda kazananı, Fatih Portakal ve İsmail Küçükkaya’nın sunumuyla Fox Haber oldu. Hem total hem AB hem de ABC1 reyting ölçümlerinde zirveyi ve neredeyse ilk 10 en çok izlenen program sıralamasını kapatan Fox Haber, 55 share’a dayanan izlenme payı ile rekora imza attı. 50 share ne demek diye sorarsanız, açık olan her 100 televizyondana 50’sinde o program izlendi demek. Yani ekran karşısındaki her iki kişiden biri Fox ekranını izliyordu.

Parçalara bölünerek yayınlanan seçim akışı saat 17.00’da başladı ve 12 saate yakın süre devam etti. Sabaha karşı biten yayında, ekranların en uzun seçim programlarından biriydi. Yerel seçim sonuçları çekişmeye işaret edip, Anadolu Ajansı’ndan da veri akışı durunca, sonuçların açıklanması için yayın uzadıkça uzadı. Öyle ki, kanalın sabah haberlerini sunan İsmail Küçükkaya, 2 saat sonra yeniden ekrandaydı ve sadece duş alıp üstünü değiştirmeye vakti olduğunu ilan etti. Hem seçim hem de televizyonculuk açısından heyecan dolu olan gecenin sonunda televizyona alternatif mecralar da başarılı yayınların adresiydi. Onlara gelmeden izleyicinin diğer tercihlerine de kısa değinmek istiyorum.

Reting başarılarında sıralamayı Survivor ve devamında Atv alıyordu. Atv de birçok parça halinde verdiği seçim yayını ile 6-8 share aralığında izlenme payı elde etmişti. İzleyicinin ikinci haber tercihi olsa da Fox’un açık ara fark attığının altını çizme gereği duyuyorum. İzleyicinin seçim tercihinin bu kadar büyük fark oluşturmasının kanalların haber bürolarında düşünme gereği oluşturacağını ümit ediyorum. Neden Fox Haber bu kadar çok izlendi diye düşünürsek, her şeyden önce heyecanlı sunum, herkesin anlayabileceği dilde açıklamalar, muhalefetin görüşlerine de yer verebilme cesareti, konuk seçimi gibi etkenlerin altını çizebiliriz. Elbette, sabaha kadar yayın yapma gücünü de söylemek gerek… 12 saate yakın canlı yayın çok zor. İzleyici de bu sabrın ve cesaretin karşılığını vermiş görülüyor. Tebrikler.

İnternet Televizyonları Seçimden Alnının Akıyla Çıktı

Seçim gecesi internet televizyonlarında da özel canlı yayınlar ekrana geldi. Ruşen Çakır, Medyascope’ta, Nevşin Mengü DW Türkçe’de, Yavuz Oğhan, İsmail Saymaz ve Akif Beki Sputnik Türkive ve RS fm’de, Cüneyt Özdemir ise Youtube kanalında canlı yayındaydı. Kimi daha amatör koşullarda gerçekleşse de bazı yayınlar televizyon kalitesindeki teknik altyapı ve stüdyo imkanları ile hazırlanmıştı. Her program için onlarca kişinin emek harcadığı düşünüldüğünde internet televizyonlarının da yükselişine değinme gereği duyuyorum. Diğer yayınların tam verileri elimde olmasa da kısa bir taramayla, videoların yüzbinlerce kez izlendiğini söyleyebilirim. Cüneyt Özdemir’in YouTube’ta yaptığı yayının ise toplam 1.4 milyon izleyiciye ulaştığı rakamı yapımcısı Kenan Taş tarafından açıklandı. İnternetin daha özgür ve interaktif yayın sağladığı malumken, bu denli yüksek rakamlardan bahsetmek elbette umut verici. Seçim gecesi internet yayını ile izleyicilere alternatif yaratan tüm gazetecilerin ve emekçilerin de büyük bir alkışı hak ettiği ortada. Seçim gibi ülke için hayati bir konuda dahi, interneti haber alma konusunda tercih haline getiren güven, bu gazetecilerin eseri.

Antalya TV Ödülleri Geri Gelir mi?

Seçim sonuçları açıklandığında ve Antalya Büyükşehir Belediyesi, resmi olmayan sonuçlara göre Cumhuriyet Halk Partisi’ne geçtiğinde Twitter’da birçok kişi, klasikleşen adıyla Altın Portakal Ödülleri’nin eskiye döneceğini ümit ediyordu. Ulusal yarışmanın, Adalet ve Kakınma Partisi’nin önceki belediye başkanının kararıyla kaldırılması malumunuz sanat camiasınca bolca eleştirilmişti. Konuyu sinema yazarlarımız masaya yatıracaktır, ben de kendi alanımla ilgili bir soru işareti bırakmayı farz görüyorum. Bir önceki yerel seçim döneminde, benim de ön jürisinde yer aldığım Antalya TV Ödülleri’nn hazırlıkları ihtimamla sürüyordu. Bizler ön jüri toplantısı için haber beklerken,  seçimde Antalya Belediyesi parti değiştirdi. Sonuçta ödüllerin iptal olduğunu gazetelerden öğrenmiştik. (En azından ben böyle öğrendim, diğer jüri üyeleri adına konuşmayayım). Türkiye’nin en iyi dizilerinin ve TV programlarının ödüllendirildiği organizasyon acele ile iptal edilmişti.

Antalya Büyükşehir Belediyesi, önümüzdeki dönem, Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayı sayın Muhittin Böcek tarafından yönetilecek. Hal böyle olunca sorma gereği duyuyorum, Antalya TV Ödülleri de geri gelecek mi? Birçok ödülün verildiği ve televizyonun da popülerlik adına araya sıkıştırıldığı bir sürü magazin ödülü var ancak bu denli büyük, özel ve gelenekselleşmeye aday başka bir organizasyon ne yazık ki, TV alanında mevcut değil.

TV Ödülleri, ülkemizin ihracat rekorları kırdığı bu alan için çok kıymetli. Üstelik senelerce çok da başarılı organizasyonlarla yapıldı, canlı yayınlandı, izleyicilerin ve katılımcıların ilgisine mazhar oldu. Yeniden olur mu bilmem, ama ödüllerin sektör için kıymetinin altını çizmekte ve başarılarını yad etmekte fayda var. Umarım gelecek dönem, hem Altın Portakal hem de TV Ödülleri için müjdelere gebe olur.  Bekleyip göreceğiz…

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden mezun oldum. atv haber merkezi’nde ve Radyo Marmara’da yaptığım stajlarla deneyim kazandım. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nda “Eleştirel haber okuryazarlığı” eğitimi, İstanbul Film Akademi’de Filmlerle Psikoloji Sinematerapi Atölyesi ve Gümüşlük Akademi’de Ümit Ünal’la Senaryo Bakışı atölyelerine katıldım. One Dergi’de başlayan yazın kariyerime Televizyon Gazetesi.com’da ve Dipnot.tv’de muhabir, yazar ve editör olarak devam ettim. 2008 yılından bu yana televizyon üzerine yazılar yazıyor ve röportajlar gerçekleştiriyorum. Süre zarfında 2. ve 3. Antalya Televizyon Ödülleri’nde “önjüri üyesi” sıfatıyla görev üstlendim. 4 yıl boyunca Dipnot Tablet Dergi’de okurla buluştum, şimdilerde Cine Dergi’de yazı ve röportajlarımla yer almaya devam ediyorum. Kariyerimin bir diğer ayağı olan e-ticaret alanında sektörün lider şirketlerinden birinde 3 seneyi aşkın süre Editör ve Pazarlama İletişim Uzmanı olarak çalıştım. 2016 yılında atv ekranlarına gelen Kaçın Kurası adlı dizinin senaryo ekibinde yer aldım, dizi ve film senaryoları yazmaya devam ediyorum. Gizem Kaboğlu yazıları www.gizemkaboglu.com adresinde arşivlenmektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.