Temmuz bütün sıcağıyla üstümüzde tepinmeye başladı. Bu sıcaktan kaçmanın bir yolu da iyice soğutulmuş sinema salonları. Eski alışkanlıkları bırakmalıyız. Hem biz izleyiciler hem de film üreticileri için geçerli bu söz. Eskiden “Bu sıcakta salona kapanılır mı” lafı vardı. Tabii o zamanlar denize girilebilen, birbirinin omzuna değmeden yürüyebileceğin caddeleri olan bir İstanbul söz konusuydu. Zaman değişti. Artık salonlar püfür püfür ve yeni filmlerle izleyicileri bekler oldu. Bu şimdi izleyici tarafıydı yazın sinemaya gitme macerasının. Bir de film üretenler var. Bakın Hollywood bu işi çözdü veya çözme yolunda. Çok büyük bütçeli ve izleyicinin ilgisini görecek filmleri sırasıyla vizyona sokuyor. 5 Haziran’da Terminator: Kurtuluş, 19 Haziran’da 17 Yeniden, 26 Haziran Transformers: Yenilenlerin İntikamı’nı seyrettik. Bu ay ise 3 Temmuz Buz Devri 3, 10 Temmuz’da Johny Depp ve Christian Bale’in başrolünde oynadığı Halk Düşmanları, 17 Temmuz haftası Harry Potter ve Melez Prens, 31 Temmuz’da John Travolta ve Denzel Washington’un oynadığı Metrodan Kaçış filmi vizyon alacak. Yani yaz aylarının her haftası büyük bütçeli bir filme ev sahipliği yapıyor. Toplam vizyon alan film sayısı düşüyor ama giren filmler gerçekten izleyicinin hayır diyemeyeceği yapımlar. Peki Türk sineması ne yapıyor? Cevabı bir hiç. Hala eski tas eski hamam, yaz ayları bizim için setlerde motor sesleriyle geçiyor. Ama vizyon alan film yok. Peki bu arada izleyicinin film izleme alışkanlığı ne oluyor? İzleyici olduğu yerde duruyor mu? Türk sinemasının bu yanlış yapılanmasına dikkat çekmek istiyorum. Bu ayki Cinedergi’ye gelince. Benim yaptığım röportajda Görkem Yeltan, Banu Bozdemir’in sorularını yanıtlayan Ruhi Sarı ilginizi çekecek cevaplarıyla Cinedergi’nin konukları. Bu ay vizyona giren Harry Potter dergimiz tarafından tam bir incelemeye alındı. Filmin yıldızları Emma Watson ve Daniel Radcliffe’in merak edilen yönleri Portre sayfalarımızda. Yine Harry Potter filminden yola çıkarak Fırat Sayıcı’nın hazırladığı Sinemada Sihir ve Büyücülük dosyası sizleri bekliyor. Alper Turgut’un Uzakdoğu’da Aşk Filmleri, Kerem Akça’nın Gangster Filmleri dosyaları büyük keyifle okunacak çalışmalar. Banu Bozdemir Adana Altın Koza Film Festivali’ni kendi bakış açısına göre yorumladı. Ali Ulvi Uyanık ise 18+ köşesinde Boogie Nights filmini, Benim Oyuncularım sayfasında ise Margo Martindale gibi
usta bir oyuncuyu
mercek altına aldı.

1967 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyal Antropoloji Bölümü'nü bitirdi. Erol Simavi Vakfı Gazetecilik Bursu'nu kazanıp iki yıllık eğitimden sonra Hürriyet Gazetesi'nde istihbarat muhabiri olarak mesleğe başladı. 1992 yılında Hürriyet Yazıişleri'ne geçti. 1993'te Spor Gazetesi'ni kuran grupta yer aldı. 1996'da Hürriyet Yazıişleri'ne döndü. 1999'da Star Gazetesi kuruluşunda bulunmak için Hürriyet'ten ayrıldı. 2000-2001 yıllarında Almanya'da Star Gazetesi'ni çıkaran grupta Yazıişleri Müdürlüğü yaptı. 2002'de Türkiye'ye dönüp Star Grubu'na bağlı olan ve yeniden yayımlanan Hayat Dergisi'nde görev aldı. Hayat Dergisi'nde ve Star Gazetesi'nde sinema eleştirmenliği yaptı. 2004 yılında Star Gazetesi Yazıişleri Koordinatörlüğü görevine getirildi. Halen Star Gazetesi İnternet Yayın Müdürlüğü ve sinema eleştirmenliğini sürdürmektedir. Star Gazetesi, Kral Müzik Dergisi ve internette çıkardığı Cinedergi'de sinema yazıları yayımlanmaktadır. 2007 yılında "Türk Sineması'nı Yönetenler" adlı yönetmenlerle yaptığı röportajları kapsayan bir kitap çıkardı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.