Şeytanlar Melekler’e şaka yapınca

Da Vinci’nin Şifresi’nin devam filmi olan Melekler ve Şeytanlar bu hafta izleyici karşısına çıkıyor. Tom Hanks, Dan Brown’ın ünlü romanına bambaşka bir renk veriyor

Dan Brown’ın çok satanlar listesinde aylarca zirvede kalan Da Vinci Şifresi romanı Hollywood tarafından filme çekilince çok büyük kitlelerin ilgisi kazandı. Filmin senaryosunun gücü ve Hıristiyan mitlerinden beslenen öyküsü izleyicinin büyük ilgisini çekti. Milyonlarca insanın turistik veya dini sebeplerle ziyaret ettiği Roma şehrinin ünlü kiliselerinin veya tarihi yerlerinin altlarında bulunan zindanların sakladığı sırlar insanların hayal gücünün zenginliğiyle daha da derinleşti. Dan Brown’ın romanlarına duyulan beğeninin en başlıca sebeplerinden biri de bu. Hollywood’ta paranın kokusunu çok iyi alan yapımcıların bu romanlara tepkisiz kalması da beklenemezdi. Yönetmen Ron Howard her türde filmi başarıyla çekmiş ve söz konusu popülerlik olduğu zaman başarısını bir kat daha artırmış bir isim olarak Da Vinci Sırları’nın yönetmen koltuğuna oturdu. Başrolde ise Tom Hanks vardı. Romanın okuyucuları Tom Hanks tercihine ilk başlarda tepki gösterdiler. Bir aksiyon, macera, gerilim filmi için Hanks’in oyunculuğunun hafif kalacağını düşünmüş olmalılar ki ben de aynı şüpheleri duyuyordum aslında. Fakat Da Vinci Sırları’nı sinemada izlediğimizde gördük ki başarılı oyuncu her projenin altından kalkacak kadar büyük bir yetenek. Hanks, yönetmen Ron Howard ile daha önce de iki projede beraber yer almıştı. 1985 Splash ve 1995 yapımı Apollo 13 iki ismin beraber çalıştıkları filmlerdi. Da Vinci’nin devam filmi olan Melekler ve Şeytanlar Hanks ve Howard’ın dördüncü ortak projesi. Filmin uyarlandığı Melekler ve Şeytanlar romanının yazarı Dan Brown ilk öyküsündeki bütün denklemi ikinci kitabında da kullanıyor. Yine simge bilimci Robert Langdon arkasında karanlık bir sır saklayan problemi çözmek için Roma’ya geliyor. Kanlı cinayetleri çözerken yüzyıllardır süren bir kavganın içine giriyor. İlluminati denen örgütün işlediği bu cinayetler aslında daha büyük ve kanlı bir planın parçası. Tom Hanks bu sefer kendisine hiç de iyi bakmayan papalığın yardımına koşuyor. Filmin yan rollerinde yer alan isimler de birbirlerinden ünlü ve kabiliyetli oyuncular. Ewan McGregor filmde ölen papanın yerine geçen ve yeni papa seçilene kadar Vatikan’ı yönetecek olan rahip rolünde çok başarılı. Onun sakin oyunculuğu filmin sürpriz finali üzerinde çok etki ediyor. Papa’yı koruyan İsviçreli Muhafız birliğinin komutanı rolündeyse Stellan Skarsgard her zamanki performansıyla öyküyü üstünde taşıyan destek rollerden birinde yine çok iyi bir iş çıkarıyor. İkinci bir isim ise Armin Mueller-Stahl. Yine mükemmel bir oyunculuk. Bence son 10, 20 yılın en başarılı karakter oyuncularından biri Mueller Stahl. Filmin kadın oyuncusu ise Ayelet Zurer. 2008 yapımı Vantage Point ve 2005 yapımı Münih filminden hatırlayabileceğiniz oyuncu belki de en iyi performanslarından birini sergiliyor yapımda. Orijinal öykünün sahibi Dan Brown gerçek hayatta neredeyse Vatikan tarafından aforoz edilecek. Hatta Tom Hanks bile çok büyük tepkilerle karşılaştı Brown’ın yarattığı karakteri canlandırdığı için. Ama Melekler ve Şeytanlar’ın ilk film Da Vinci’nin Şifresine nazaran daha yumuşak ve Vatikan’ı rencide etmeyen bir öyküsü var. En azından Melekler ve Şeytanlar’ın finali barış çubuğu uzatıyor ilk filmde Brown’a tepki gösterenlere.

1967 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyal Antropoloji Bölümü'nü bitirdi. Erol Simavi Vakfı Gazetecilik Bursu'nu kazanıp iki yıllık eğitimden sonra Hürriyet Gazetesi'nde istihbarat muhabiri olarak mesleğe başladı. 1992 yılında Hürriyet Yazıişleri'ne geçti. 1993'te Spor Gazetesi'ni kuran grupta yer aldı. 1996'da Hürriyet Yazıişleri'ne döndü. 1999'da Star Gazetesi kuruluşunda bulunmak için Hürriyet'ten ayrıldı. 2000-2001 yıllarında Almanya'da Star Gazetesi'ni çıkaran grupta Yazıişleri Müdürlüğü yaptı. 2002'de Türkiye'ye dönüp Star Grubu'na bağlı olan ve yeniden yayımlanan Hayat Dergisi'nde görev aldı. Hayat Dergisi'nde ve Star Gazetesi'nde sinema eleştirmenliği yaptı. 2004 yılında Star Gazetesi Yazıişleri Koordinatörlüğü görevine getirildi. Halen Star Gazetesi İnternet Yayın Müdürlüğü ve sinema eleştirmenliğini sürdürmektedir. Star Gazetesi, Kral Müzik Dergisi ve internette çıkardığı Cinedergi'de sinema yazıları yayımlanmaktadır. 2007 yılında "Türk Sineması'nı Yönetenler" adlı yönetmenlerle yaptığı röportajları kapsayan bir kitap çıkardı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.