Tarihsel arka plan

2016; Amerikan sağının ünlü kanalı Fox News kurucusu ve genel müdürü Roger Ailes’ın kadın çalışanlarını maruz bıraktığı tacizlerin ortaya çıktığı yıldı. Roger Ailes, yıllar boyunca yanında çalışan hemen hemen her kadını cinsel tacize maruz bırakmıştı. Tacizlerin ortaya çıkması ise, işten atılmayı beklerken taciz davası açan Gretchen Carlson ile gerçekleşti. Carlson, kendi programına makyaj yapmadan çıktığı için Ailes’in cinsiyetçi hakaretlerine maruz kalır ve Ailes tarafından taciz edildiği iddiasıyla dava açar.  Dava, geçmişte Fox News’te çalışmış ve çalışmaya devam eden kadınların katılımıyla büyür

Aynı dönemde ABD başkanlık seçimleri sırasında Donald Trump, Fox News sunucularından Megyn Kelly’yle tartışır. Trump, Kelly ile konuşurken ve programdan sonra attığı tweetlerde tıpkı Ailes gibi cinsiyetçi hakaretler sarf eder. Amacı Kelly’e karşı kamuoyu oluşturmaktır. Roger Ailes ise çalışanını korumak yerine bu tartışmanın yarattığı popülerlikten ve reytinglerin artmasından yararlanır. Carlson’un açtığı davanın duyulmasının ardından, geçmişte Ailes’in tacizine maruz kalmış olan Kelly de Carlson’a destek verir. Roger Ailes kısa bir süre sonra kanalın sahibi Rupert Murdoch tarafından işten atılır. Davadan bir yıl sonra da, Hollywood’da Harvey Weinstein’ın tacizleri ortaya çıkacak, #MeToo ve #TimesUp hareketleri başlayacaktır.

Carlson, Kelly ve diğerleri..

Hollywood’da gazetecilikle ilgili iki elin on parmağını geçmeyen sayıda film var. Söz konusu filmler hegemonik ilişkilerden bağımsız haber yapabilmenin mümkün olup olmadığıyla ilgili. Bombshell ise kurumsal bir yapı olarak gazeteciliğin eril egemen işleyişini konu alıyor. Bu nedenle Hollywood tarihi bağlamında önemli bir film. Roger Ailes filmde gördüğümüz kadarıyla 23 küsur kadın tarafından cinsel istismarla suçlanıyor ve Murdoch tarafından görevden alınıyor. Ailes kendisini dava eden kadınlara milyon dolarlar ödüyor. Oysa biliyoruz ki kadınların iş yerlerinde ve gündelik hayatlarında istismara maruz bırakılmaları Ailes ve Harvey Weinstein ile sınırlı değil. Seçilmiş bir iki kişinin hedef gösterilmesi ve sistem dışı bırakılmasıyla çözümlendiğini varsayamayacağımız kadar büyük bir sorun karşımızdaki. Ancak Bombshell son tahlilde tam da bunu yapıyor, Ailes’le birlikte kadınları istismar eden başka erkeklerin de olduğu (Ailes’in arkadaşları) bilgisinin verilmesine rağmen sadece Ailes’in cezalandırıldığı bir son izliyoruz.

Bombshell, Gretchen Carlson, Megyn Kelly ve davada yer alan kadınların ortak özelliklerine dayanarak yaratılan kurmaca bir karakter olan Kayla Pospisil üzerinden ilerliyor. Fox Tv’de herkes her şeyi biliyor ve göz yumuyor. Roger Ailes, kadınları liyakatlerine göre değil bacaklarının, bedenlerinin nasıl göründüğüne bakarak işe alıyor, haberler özellikle şeffaf cam masaların olduğu bir dekorda sunuluyor, kadın sunucular bacaklarının görünmesi için dar kısa etek ve elbiseler giyiyorlar. Kanalın giysi odası tek tip elbiselerden oluşuyor. Kısaca kadınlar çalışmak için “bakılası” olmak zorunda olduklarını, eril bakışa hitap etmek zorunda olduklarını biliyorlar. Ailes, haber sunucusu olarak işe aldığı tüm kadınlarla birlikte oluyor. Kadınların işe girmesinin koşulu Ailes’le birlikte olmak. Kaya Pospisil Noel Baba’nın komünist olduğunu düşünen sağcı Fox Tv izleyen bir aileden geliyor, boynundan haç kolyesini çıkarmıyor ve mesleğini çok seviyor. Haber bültenini sunmak istiyor. Bir gün onun hevesini fark eden Ailes’in sekreteri tarafından Ailes’in odasına “yollanıyor”.  Ailes’in en büyük suç ortakları, dönemin ruhuna göre davranan kadınlar..

Pospisil’in Ailes ile görüştüğü ve sistematik tacizin başlangıcı olan sahne röntgenci eril bakışa hizmet eden ve aynı zamanda taciz sürecinin nasıl işlediğini ortaya koyan bir sahne. İzleyiciyi çarpık bir adam olarak sunulan Ailes’in bakışına ortak eden çekimler, hazdan ziyade suçluluk ve utanma duygusu yaratıyor. Pospisil tacize uğradığının farkında fakat aynı anda işini kaybetmek istemiyor. Pospisil’in yüzünde tacize maruz bırakılmanın verdiği kaygıyla, aynı anda işini sürdürmeyi istemesinin çelişkisini çok net biçimde görmek mümkün. Megyn Kelly ise kendi tacizini anlatırken, sözleşmesinin yenilenmemesiyle tehdit edildiğini söylüyor. Bombshell; kadınların yükselmek için bile isteye erkeklerle birlikte olduklarına dair erkek egemen kültür tarafından üretilen mitin çarpıklığını ve iç yüzünü ifşa ediyor.

Gretchen Carlson, Ailes’e dava açmak için avukatlarıyla konuştuğunda avukatların ona söylediği ilk sözler, “kimse sana inanmayacak, herkes kariyerin bittiği için patronunu dava ettiğini, huysuz ve geçimsiz bir kadın olduğunu söyleyecek” oluyor. Çünkü kadınlar erkeklerin kurduğu ve yönettiği yapıda oyunu kurallarına göre oynamadıklarında, Alles’in, Trump’ın filmin birçok sahnesinde karşımıza çıkan hakaret niteliğindeki (menopoza girmek, regl olmak, gazetecilik yapmak için yeterince akıllı olmamak) sözlerine, psikolojik şiddete maruz kalıyorlar. Aşağılanıyorlar, işten atılıyorlar. Gücü elinde bulunduran erkeklerin, kadınlara nasıl olmaları ve nasıl davranmaları gerektiğini söyleme hakkına sahip oldukları yerleşmiş bir sistem görüyoruz. Filmin başlarında genç bir kadın gazetecinin, yöneticisiyle çıktığı yemekte sözlü tacize maruz bırakılmasının gösterildiği sahne de aynı amaca / söz konusu yerleşik sistemi tarif etmeye hizmet ediyor. Takip eden sahnede işten atılacak olan kadın gazetecinin, kendisine yapılan teklife olumsuz yanıt verdiği diyalog sırasında iç sesini de duyuyoruz. Söyledikleri ve düşündükleri birbirine uymuyor. Söyledikleri, toplumun/yapının kadınlara öğrettiklerini yansıtıyor; her şekilde mutlaka kendini suçlamak, alttan almak, özür dilemek, nazik davranmak zorunda olmak. Karşısındaki erkek ise sahip olduğu güçten mütevellit yüzsüzlük seviyesinde son derece rahat.

Bombshell’de Gretchen Carlson, Megyn Kelly’nin ekibindeki kadınlar ve her ikisi de kurmaca karakterler olan Kaya Pospisil ve Jess Carr  ana akım filmlerdeki kadın temsillerinin aksine dayanışma içinde gösteriliyorlar. Özellikle liberal, kendisini gizleyen bir eşcinsel karakter olarak Carr ve Pospisil’nın arkadaşlığı ezber bozucu nitelikte. Filmin sonlarına doğru Pospisil’in ağlayarak yaşadığı her şeyi Carr’a anlattığı ve kendisini kirli hissettiğini söylediği konuşmada Carr’in suçlamayan, ötekileştirmeyen tavrı oldukça önemli. Keza, Kelly’nin Pospisil’le konuşması da aynı minvalde ilerliyor. Hepsi aynı istismar sürecini yaşamış, birbirinden yaş ya da statü olarak farklı kadınların hiçbirisi bir diğerini bildik ezberler eşliğinde (kariyerin için yaptın, onay verdin, karşı çıkmadın, sen istedin vb ifadelerle) suçlamıyor. Pospisil’in “beni nasıl buldun” sözüne Kelly’nin “biz birbirimizi biliriz” yanıtı tüm kadınların aynı şeyi yaşadığını ima eder nitelikte.

Bobmshell, Carlson’un ardından birçok kadının Ailes aleyhine tanıklık etmesi / kadın mücadelesi üzerinden ilerleyen bir film olmasına rağmen olay örgüsünün çözümünü bir erkek karakterle nihayete erdiriyor. Rupert Murdoch’un, Ailes’in işine son vermesi Murdoch’u kurtarıcı konumuna oturtuyor. Böylesi bir filmin Murdoch’u kahraman gibi göstermek şartıyla yapılabildiği açık biçimde ortada

Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Sinema Ana Bilim Dalı'nda Yüksek Lisans ve Doktorasını tamamladı. 2001 yılından buyana birçok mecrada sinema yazıları yayınlandı. Türk Sineması'nda Rumlar'ı yazdı, Sinema ve Diğer Disiplinler kitabını derledi, Ümit Ünal: Işık Gölge Oyunları'nı hazırladı, Sinema ve Toplumsal Cinsiyet: Türk Sinemasında Ev Emek Cinsiyet ve İktidar İlişkileri adlı son kitabı 2022'de Nika Yayınevi tarafından basıldı 2011'den buyana Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesidir

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.