Banu Bozdemir

Şırnak’a sinema salonu…

Üç yıl önce mecburi hizmet görevi için Şırnak Devlet Hastanesine atanan ancak 1 yıl önce mecburi hizmet süresi sona ermesine rağmen gönüllü olarak Şırnak’ta görev yapmayı sürdüren Ankaralı Dr. Burcu Polat, kentte sinema salonu kurulması için sağlık çalışanı arkadaşlarıyla imza kampanyası başlattı. Polat’ın bu girişimine, lise ve üniversite öğrencileri de destek verdi. Kısa sürede bini aşkın imza toplamayı başaran Polat, Şırnak Valisi Vahdettin Özkan’a ulaşarak, sinema salonu isteklerini anlattı. Mars Sinemalar Genel Müdürü Semih Hoşgör de Şırnak Valiliğinden gelen talep doğrultusunda kültür merkezine ait bir salonu salonda restorasyon çalışması yaptıklarını söyledi.
Salonda projeksiyon ve ses sistemi oluşturduklarını bildiren Hoşgör, şöyle konuştu:
”184 kişi kapasiteli sinema 2 ay sonra hizmete girecek. Film şirketleriyle önümüzdeki 3 ayın programını yaptıktan sonra salonun açılış tarihinin belli olacak. Şırnak’ta sürekli bir film gösterimi olacak. Bir kişiyi de sinemacı olarak yetiştirdik. Biz filmleri sağlayacağız, kültür merkezi sinemanın işletmesini yapacak. Bilet fiyatları da oradaki gelir seviyesine göre belirlenecek.”

Tepenin Ardı

Çekimleri geçtiğimiz Ağustos ayından Karaman’ın Ermenek ilçesine bağlı Balkusan Köyü yakınlarındaki bir boğazda tamamlanan Tepenin Ardı, western filmlerini andıran mekan kullanımı ve atmosferiyle, gerilim tonu yüksek bir aile dramını anlatıyor. Ailesiyle ve çevresiyle yaşadığı sorunlarla yüzleşmek yerine, tüm sorunların sorumlusu ilan edilebilecek bir düşman, bir günah keçisi yaratan maço erkek kültürünün trajedisini anlatan filmde Tamer Levent, Reha Özcan, Mehmet Özgür, Berk Hakman, Banu Fotocan ve Furkan Yener rol aldılar. Filmde profesyonel oyunculara, Ermenek ve Balkusan’dan seçilen Şevval Kuş ve Sercan Gümüş eşlik etti. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nden yapım desteği alan Tepenin Ardı’nı Ermenek’te de, her yıl Türk Dil Bayramı’nın düzenlendiği Balkusan köyündeki Balkusan Karamanoğlu Mehmet Bey Dil ve Kültür Derneği, Ermenek ve Çevresi Kültür ve Sosyal Dayanışma Vakfı, Ermenek Belediyesi ve Ermenek Selçuklu Oteli tarafından desteklendi.

İstanbul Erkek Lisesi ve ünlü kısa film yarışması

Türkiye’nin köklü okullarından olan İstanbul (Erkek) Lisesi, gelenekselleşen Liseler Arası Kısa Film Yarışması’nın bu sene de 9.sunu ülke genelinde devam ettiriyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin 27 farklı şehrinden toplam 137 filme ev sahipliği yapan yarışma, daha çok gence ulaşmayı amaçlıyor. Türkiye’de ilk kez düzenlenmeye başlanan liseler arası kısa film yarışması olma özelliğini taşıyan yarışma, genç yönetmen adaylarına birçok fırsat sunuyor, gençlerle ustaları bir araya getiriyor ve tüm liseli gençleri kısa film çekmeye, sinemaya ilk adımlarını atmaya davet ediyor.

 

Yarışma jürisinde;  oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan, Ruhi Sarı, Bennu Yıldırımlar, Sezin Akbaşoğulları, Ahu Türkpençe, Murat Cemcir ; yönetmen Selim Demirdelen, Abdullah Oğuz; senarist Mehmet İlker Altınay; İstanbul Liseliler Eğitim Vakfı Müdürü; Orhan Bulman ve İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ceyhan Kandemir  yer alıyor. Jüri değerlendirmesi sonucunda birinci seçilen filmin yönetmenine HD Video Kamera, ikinciye dijital fotoğraf makinesi, üçüncüye iPod ve mansiyon olarak DivX DVD Oynatıcı gibi ödüller veriliyor.Animasyon kategorisinde katılacak olan filmler ayrı bir değerlendirmeye tabii tutulacaktır. Son katılım tarihi 4 Mayıs 2012’dir.

 

Babamın Sesi
Maraş Katliamı’ndan etkilenen bir ailenin hikayesinin anlatıldığı filmin yönetmenliğini Orhan Eskiköy ve Zeynel Doğan beraber yaparken, yapımcılığını Özgür Doğan üstleniyor. Filmin yönetmenlerinden Zeynel Doğan’ın ailesinin hikayesinden yola çıkılarak oluşturulan Babamın Sesi’nin senaryosu Orhan Eskiköy ait. Filmin başrollerinde ise Zeynel Doğan’la beraber annesi Basê Doğan ve eşi Gülizar Doğan yer alıyor. Perişan Film’in yapımcılığında gerçekleştirilen filmin görüntü yönetmenliğini Emre Erkmen, sanat yönetmenliğini Emre Yurtseven ve Meral Efe beraber üstlenirken, kurgusunu da Orhan Eskiköy ve Çiçek Kahraman beraber yaptılar. Çekimleri Elbistan ve Diyarbakır’da yapılan film, Türkiye-Almanya-Fransa ortak yapımı olarak gerçekleştirildi. 29. Uluslararası İstanbul Film Festivali kapsamında düzenlenen Köprüde Buluşmalar Platformu’nda T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen proje geliştirme desteği ve Melodika tarafından verilen Post Prodüksiyon Destek Ödülü’ne layık görülen Babamın Sesi, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan da yapım desteği aldı.

 

Modacı gözüyle NBC…

Başarılı yönetmen Nuri Bilge Ceylan geçtiğimiz günlerde, ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’ filmi ile SİYAD tarafından ‘En İyi Yönetmen’ ödülüne layık görülmüştü. Ceylan’ın ödülünü almak için sahneye salaş bir hırkayla çıkması büyük tepki çekmişti. Ünlü yönetmene bir eleştiri de, erkek modasının öncülerinden Levon Kordonciyan’dan geldi. Nuri Bilge Ceylan’ın Cannes Film Festivali’nde giydiği smokini diken isim olan Kordonciyan; erkeklerin bu tarz ödül törenlerine üst düzey kıyafetlerle katılmaları gerektiğini söyledi. Kordonciyan, özel geceler için seçilen kıyafetlerde dikkat edilmesi gereken ayrıntıları şöyle anlattı: “Kıyafet seçiminde kişinin yaşı, fiziki yapısı, cinsiyeti, mesleği gibi hususlar dikkate alınmalı; giydiği elbise, gömlek, kravat, ayakkabı, şapka gibi eşyalar arasında uyum sağlanmalı. Ütüsüz ceket, gömlek, boyasız ayakkabı giyilmemeli. Davete ya da törene; yeri, zamanı ve özelliği dikkate alınarak uygun kıyafetle gidilmelidir.”

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu. Sinema yazarlığına Klaket sinema dergisinde başladı. Dört yıl Milliyet Sanat dergisi ve Milliyet gazetesinde sinema yazarı, kültür sanat muhabiri ve şef yardımcısı olarak çalıştı. İki yıl Skytürk Televizyonunda sinema, sanat ve ‘Sevgilim İstanbul’ programlarında yapımcı, yönetmen ve sunucu olarak görev aldı. Antrakt Sinema Gazetesi’nde iki sene editör olarak çalıştı. Tarihi Rejans Rus Lokantasına hazırlanan ‘Rejans Tarihi’ ve ‘Rejans Yemekleri’ kitabının editörlüğünü yaptı. Rejans Rus lokantası başta olmak üzere birçok şirketin basın danışmanlığı görevini üstlendi. Film + sinema dergisine Türk sineması röportajları yaptı. Küçük Sinemacılar, Benim Trafik Kitabım, 'Çevremi Seviyorum' adı altında on iki tane ‘çevreci’, dört tane fantastik çevre temalı yirminin üzerinde çocuk kitabı bulunuyor. Sosyal medyada yolunu kaybeden bir genç kızın maceralarını anlattığı ‘Leylalı Haller’ yazarın ilk romanı. Kaşif Karınca ise beyaz yakalılara çocuk kafasıyla yazdığı ufak bir yaşam manifestosu özelliği taşıyor. TRT’ye çektiği ‘Bakış’ adlı bir kısa filmi bulunuyor. Halen aylık sinema dergisi cinedergi.com'un editörü, beyazperde.com ve öteki sinema yazarı. Kişisel yazılarını paylaştığı banubozdemir.com sitesi de bulunan yazar filmlerde ve festivallerde jüri üyesi olarak görev alıyor, filmlere basın danışmanlığı yapıyor, sinema ve kısa film atölyelerinde ders veriyor. Çocuklarla sinema ve çevre atölyeleri düzenliyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.