Begüm Ecevit

Yukardaki sözü söyleyen herhangi bir ünlü ya da herhangi bir kahraman tanıyor musunuz diye sorsam cevabınız ne olurdu…80’li yılların büyüsünü bozmadan, yepyeni bir çığır açan ve aynı zamanda ‘’kamçılı kahraman’’ olarak da bilinen Indiana Jones serileri açık ara farkla rakiplerini sollamıştı.Başarısının sırrı biraz da Steven Spielberg gibi bir yönetmen ve George Lucas gibi bir senaryo yazarına bağlı olsa gerek.George Lucas Indiana Jones’u tasarlarken bazı kriterlere göre tercih yapmış: kovboy şapkası(olmazsa olmazlardan)ve siyah deri ceket.Her nedense siyah deri ceket, uzun kollu bir gömlekle yer değiştirerek daha salaş

bir görüntü elde edilmiş.Gelgelelim Raiders Of The Lost Ark’ın yapım aşamasına.Yakından incelediğimizde,bazı detayları görmezden gelmek olmaz değil mi? O halde Indiana Jones hakkında bilmediklerinizi aktaralım.İşin asıl ilginç tarafı Indiana Jones isminin ne şekilde ortaya çıktığı.George Lucas ilk olarak ismini Indiana(Lucas’ın köpeğinin ismi)ve soyadını Smith olarak tasarlamış.Steven Spielberg ise ‘’Yapalım ama bir şeyi sevmedim’’.Bu yüzden de Smith soyadı Jones olarak değişmiş.Lucas’ın bir başka önerisi ise filmi eski moda hilelerle 20 milyon dolara mal etmek istemesiymiş.Ardından filmi Paramount ele almış.Parantez açalım Raiders Of The Lost Ark daha Post Production aşamasındayken minyatür bir set kurulup filmin patlama sahneleri hesaplanarak onlara bağlı olan öğelerin ana hatlarının hazırlanması ise 3 gün sürmüş.Devam edelim…80’li yıllarda bir film yapmanın ne kadar zor olduğunu düşündüğümüzde George Lucas gibi bir yazarın senaryoyu daktiloda bile yazmayıp elle yazmasına ne demeli? Olucak iş değil…

Bunun yanı sıra başrol oyuncusu Harrison Ford’un filme başlamadan evvel kamçı dersleri alması da cabası…Harrison Ford’dan konu açılmışken,kendisinin başarısı beyazperdeye yansırken,tehlikeli sahneler için seçilen dublör Martin Grace’in de hakkını da yemeyelim.Deneysel set çalışmaları ve maketlerin yapıldığı Raiders Of The Lost Ark’ın çoğu sette yapılan efektlerle çekilmiş.Filmin atardamarını oluşturan sahneler büyük zorluklarla Mısır ve Tunus’ta(seyircilere karşı yapılan bir hiledir) çekilirken;set dışındaki restaurantlardan yemek yiyen oyunculardan bazılarının kolera hastalığına yakalanması şartların ne kadar ağır olduğunun bir göstergesi…Dahası yılan dolu bir sahne için toplam 7000 tane kobra temin edilirken;set ekibi yılanların Harrison Ford’a zarar vermelerini önlemek için onları görünmez bir camekanın içine yerleştirmişler.Tıpkı ‘’paralel evren’’i yansıtan filmlerde olduğu gibi…

George Lucas, Raiders Of the Lost Ark’ın çekimlerine başlamadan önce Star Wars projesi için girişimlere başlamışken; Steven Spielberg kendisine yöneltilen cazip fikri kabul ederek filmin alamet-i farikasını ortaya çıkarmış olsa gerek ki;filmin gişe yapmasının ardından kolları sıvayan George Lucas Temple Of Doom ve Indiana Jones And The Last Crusade ile seriyi tamamladıktan sonra 2008’de vizyona giren Indiana Jones And The Kingdom Of Crystal Skull ile yeniden karşımıza çıktı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.